Hafız Abdullah Toprak "İleride öyle bir gün gelecek ki; dünyanın her tarafından insanlar Üstad'ı aramaya gelecekler"
İstanbul İlim ve Kültür Vakfı'nda Bediüzzaman Said Nursi Arşivi ve dokümantasyon çalışmaları için İİKV İcra Kurulu Başkanı Said Yüce, Bediüzzaman Said Nursi'nin talebesi Osman Çalışkan'ın torunu Said Çalışkan ve Bediüzzaman Said Nursi'nin talebesi Mehmed Nuri Güleç (Fırıncı Ağabey) bir araya geldi. Üstad'la ilgili yakınlıklarından dolayı ailesinde devamlı Üstad'la ilgili hatıraların canlandırıldığını ifade eden Said Çalışkan, hafta sonları bir araya geldiklerinde Üstad Said Nursi ve talebeleri ile ilgili hatıraların anlatıldığını söyledi. Bu hatıraların korunması ve arşivlenmesinin ne kadar önemli olduğu hakkında konuşurken, dedesi Osman Çalışkan ile samimi dostu Eskişehir'in büyük zatlarından Hafız Abdullah Toprak'ın arasında geçen önemli bir konuşmaya şahit olduğunu aktardı.
"Bir gün Hafız Abdullah Toprak, Üstad hakkında Osman Çalışkan ile sohbet ederken, aklına takılan bir soruyu şu sözlerle dile getirdi: "Osman, siz Allah razı olsun Üstad'a sahip çıktınız, eserleri yazıldı, okunuyor. Her tarafa dağıtıldı da, fazla birşey yapılmıyor gibi içimde bir his var. İleriye dönük neler düşünüyorsunuz, neler yapacaksınız? Bir planınız, bir projeniz var mı?" Bu sözler karşısında şaşıran Osman Çalışkan 'Risale-i Nur derslerinin yapıldığını, Risale-i Nur'ların basıldığını, her yerde dersanelerin açıldığını ve hakikatlerin anlatıldığını' ifade etti. Bu cevap karşısında tatmin olmayan Hafız Abdullah Toprak ise Osman Çalışkan'ın sözlerine şöyle karşılık verdi:
"Bu mesele Türkiye meselesi, Emirdağ meselesi, sadece müslümanların meselesi değil; Üstad'ın getirdiği hakikatler bütün insanlığa gelmiş hakikatlerdir. İleride öyle bir gün gelecek ki; dünyanın her tarafından insanlar, Üstad'ı aramaya gelecekler. Bu zat nerde yaşamış? Kimlerle haşir neşir olmuş? Yakınında kimler varmış? Onları bulduktan sonra, Üstad'ın bütün hal ve hareketleri, eserleriyle birlikte nasıl yaşardı? İnsanlarla muhattabiyeti nasıldı? Eserlerle ilgili hakikatler nedir? diye soracaklar. Bu konuda çalışmanız var mı?"
Osman Çalışkan bu soruya "Bu konuda bir çalışma yapmıyoruz. Nasıl olsa Risale-i Nurlar var. Risaleler kendi kendini koruyacak." sözleriyle yanıt verdi.
Hafız Abdullah Toprak sözlerine devam etti: "Bir zaman gelecek Osman Bey, bunu unutmayın. Bizim ömrümüz vefa etmeyecek, belki biz göremeyeceğiz ama dünya insanlığı gelecekler; Üstad Hazretleri'nin altından kubbesini yapacaklar. Bütün dünyaya ilan edecekler. Ve maddi ve manevi kurtuluşu, Üstad Hazretleri'nin Kur'an'dan ve Rasulallah'tan aldığı reçeteyle bütün insanlığa ulaştıracaklar. Bunu belki biz göremeyeceğiz ama hiç olmazsa çocuklarına, torunlarına öğret. Onlar bu işe hazır olsunlar."
Said Çalışkan'ın anlattığı bu hatırayı ve Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri'nin talebesi Mehmed Fırıncı Ağabey'in 'Bediüzzaman Said Nursi ile Mustafa Sungur Ağabey'in aralarında geçen bir diyaloğu anlattığı önemli bir hatırayı aşağıdaki videodan izleyebilirsiniz.
Youtube