9. Arapça Uluslararası Lisansüstü Risale-i Nur Çalışmaları Konferansı’nda Etkileyici Anlar Yaşandı

02.08.2018


İstanbul İlim ve Kültür Vakfı’nın düzenlediği ve ev sahipliği yaptığı Lisansüstü Risale-i Nur Çalışmaları Konferansı’nın dokuzuncusu Arapça ve İngilizce olarak düzenlendi. İİKV’de gerçekleşen konferansların İngilizce programı 2-6 Temmuz’da, Arapça programı ise 16-20 Temmuz tarihleri arasında yoğun katılım ile yapıldı. Lisansüstü bir program olması dolayısıyla önceden başvuru ile kabul edilen doktora öğrencileri, gönderdikleri tebliğ ve çalışmalara göre birçok ülke ve başvuru arasından özel olarak seçildi. Konferansın Arapça bölümünün moderatörlüğünü Risale-i Nur’un Arapça Mütercimi İhsan Kasım Salihi, Ürdünlü Dr. Me’mun Jarrar, Cezayirli Prof. Dr. Ammar Cidal ve Prof. Dr. İshak Özgel üstlendi. Alanında ihtisas sahibi hocalar, Hindistan, Endonezya, Fas, Cezayir, Irak, ve Tunus’tan gelen yirmiye yakın katılımcıya Risale-i Nur ve Bediüzzaman Said Nursi hakkında önemli bilgileri naklederken, öğrencilerin  de doktora çalışmalarını hocalara ve katılımcılara sunum yapmaları ile etkileşimli bir öğrenme ortamı sağlandı. Konferans sonrasında da bu etkileşimin devam etmesi ve öğrencilerin çalışmalarına katkı ve yardım sağlanması için hocalar ve öğrenciler arasında gerekli değerlendirmeler ve görüşmeler yapıldı. Program konferansa katılan tüm hocaların, öğrencilerin, programa destek veren vakıf mensuplarının ve vakfın gönüllü dostlarının katılımıyla gerçekleşen gala yemeği ile son buldu. Rüstempaşa Medresesi’nde  19 Temmuz’da gerçekleşen Gala programı saat 19’da Kur’an Tilaveti ile başladı. Ardından vakıf mensuplarının, hocaların ve katılımcıların kısa konuşmaları ile devam eden program, sertifika töreni ile nihayet buldu. İlk konuşmacı İİKV’nin Mütevelli Heyeti Başkanı Mehmed Fırıncı Ağabey idi. ••• "Risale-i Nur, Kurân Hakikatleri’ni anlatan bir hakikatler manzumesi” Mehmed Fırıncı / İİKV Mütevelli Heyeti Başkanı Konuşmasına mütevaziliği ve samimiyeti ile “Burada konuşacak çok ağabeyler, kardeşler var. Bizim herhalde yaşlı olduğumuz için, halbuki o kadar yaşlı değiliz daha 90 yaşına bile gelmedim.” sözleriyle tebessümle latife yaparak başlayan Fırıncı Ağabey, konuşmasına şöyle devam etti: “Efendim Allah razı olsun. Tabi Risale-i Nur bu asırların Kur’an hakikatlerini bize anlatan bir hakikatler manzumesi olması itibariyle hakikaten bütün dünyanın, sadece İslam dünyasının değil, her türlü insan tabakasının muhtaç olduğu hakikatler manzumesi olduğunu bilerek, ona göre bu kardeşlerimiz gelmişler. Bu hususta doktora-master tezleri hazırlamışlar. Okullarında, üniversitelerinde ve burada da muhterem hocalarımızın nezaretinde bunu bir gözden geçirme çalışması yaptılar. Hakikaten bütün insan tabakalarının, masum bir çocuktan tut en alim ve feylesof alime kadar muhtaç olduğunu 70 senelik çalışmalarımızla, zerratımızla bunu tattık ve hissettik hamdolsun. İnşallah bu çalışmalar, bu kardeşlerimizin yaptıkları bu çalışmalar hakikaten hem bizi en derinden memnun etmekle beraber hem de yani öyle bir inşirah veriyor ki tarif edemiyorum." “Bu hakikatlerin anlatılacağını bilmek ‘Dünyadayken Cennete Girmek Gibi’” "Allah razı olsun kendilerinden. Teşekkür ederiz öyle uzak memleketlerden gelip burada beraber bu hakikatleri anlamaya çalışmak, anlatmaya çalışmak, bulundukları ülkelerde bunları anlatacaklarını bilmek, vallahi bizim için dünyadayken cennete girmek gibi bir şey oldu” dedi. Konuşmasına son vermeden önce İhsan Kasım Salihi Ağabey’den bir hatıra anlatmak istediğini ifade eden Fırıncı Ağabey, şunları nakletti:İhsan Ağabey’e sormuşlar: “Bir yerde herkes dinini öğrenmek için kendi lisanını Kur’an-ı Azimuşşanı, ehadis-i şerifleri kendi lisanına tercüme ediyor. Sen ise başka bir dilde yazılmış bir tefsir kitabını arapça yani Kur’an’ın diline tercüme ediyorsun. Neden böyle yaptın?” diye sormuşlar. İhsan Ağabey’in de işte bu gördüğümüz manzaraları gördüğü için yapmış olduğunu düşünüyorum. Bu çalışmaların sorulan o soruya cevap olduğunu düşünüyorum.” dedi. ••• “Risale-i Nur insanın bütün latifelerine hitap ediyor” İhsan Kâsım Salihi Risale-i Nur’un Arapça Mütercimi ve Konferansın moderatörlüğünü yapan İhsan Kasım Salihi ise konuşmasına “Aziz kardeşlerim, evvelen bizi iman nimetiyle nimetlendiren, bize Kur’an’ı ve Hz.Muhammed’i (Sav) tanıtan ve de bizleri Risale-i Nur’lar ile tanıştırdığı için Allah’a şükürler olsun.“ sözleriyle başladı. Ve yaptığı bu dua da ‘Neden Risale-i Nur?’ dediğini şu sözlerle açıkladı: “Çünkü Risale-i Nur okumadan önce hepimiz Kur’an, hadis-i şerif ve Kur’an tefsirleri okuyorduk fakat Risale-i Nur okumaya başlayınca gördük ki Risale-i Nur diğer bir kısım kitaplar gibi sadece akla veya bir kısım tasavvuf erbabının kitapları gibi kalbe hitap etmiyor. Risale-i Nur insanın bütün latifelerine hitab ediyor. Risale-i Nur’un talebesi olan sizlere, tavsiye manasında demiyorum çünkü sizler Risale-i Nur’ları ciddi bir şekilde okuyup mütalaasını yapıyorsunuz. Ben sadece sizlere kendi hayatımda yaşadığım hususi bir halimi anlatmak istiyorum.” dedi ve başından geçen bir hadiseyi duygu yüklü sözlerle şöyle anlattı: “Matbaaya Haşir Risalesi’nin ilk arapça tercümesini götürdüğümde ürperdim” “Allah bana Risale-i Nur’ları Türkçe’den Arapça’ya tercüme etmeyi nasip etti. Haşir Risalesi’ni tercüme edip basmak için matbaaya götürdüğümde şöyle bir halet-i ruhiye yaşadım. Hazırlanan kitabın kapak kısmında ‘Müellifi Bediüzaman Said Nursi’ ve onun hemen altında ‘Mütercimi İhsan Kasım Salihi’ yazılacaktı o an beni ürperten hatta titreme seviyesinde beni etkisi altına alan bir riya’ya kapılma endişesi bende zuhur etti. Acaba bu şekilde ismimin çıkmaması ve riya’ya girmemek için ne yapsam diye tereddüt ettim. Rabbimin beni bu haletten kurtarması için en yakın camiye gidip secdeye kapandım. Halet-i ruhiyemin sebebi insanların Arapça tercüme konusunda bütün nazarlarının üzerimde olması ihtimalidir." “Yaptığınız çalışmalarda ümitvar olun” "Halbuki tercümede bana yardımcı olan genç talebeler, öğretmenler, edebiyatçılar ve alimler vardı. Kimisi belagat noktasında, kimisi müsveddeleri temize çekmede, kimisi hadisleri tahric etmede bana yardımcı olarak sanki kader-i ilahi’nin sevkiyle her biri vazifeyi ifa ederek irademizin dışında bir heyet haline geldi. Sırf Kur’an hizmeti hatırına bu kadar gayret ve çaba ortaya konuldu.” İhsan Kasım Ağabey, konuşmasına devam ederken, bütün öğrenciler pür dikkat dinliyordu. Son olarak öğrencilerine “Genç akademisyen kardeşlerim, sizler Risale-i Nur’u, yapmış olduğunuz çalışmalar vesilesiyle amelî bir şekilde tecrübe ettiniz. Yaptığınız çalışmalarda ümitvar olun. Çünkü Allah’ın yardımı sizinledir. Bunu şuna dayanarak söylüyorum; yapmış olduğunuz çalışmaları Allah’ın rızası ve Hz. Muhammed’in (sav) muhabbeti ve Kur’an’ın hizmeti için yaptığınızdan,  Allah sizleri muvaffak eder.” sözleriyle nasihatte bulundu ve selam vererek konuşmasını noktaladı. ••• “Bizi sevinçlere gark eden tebliğler sunuldu” Said Yüce / İİKV İcra Kurulu Başkanı İİKV İcra Kurulu Başkanı Said Yüce ise yaptığı konuşmasında konferanslar hakkında “Her iki toplantıda da hakikaten bizim gönüllerimizi mesrur eden ve bizi sevinçlere gark eden güzel tebliğler Risale-i Nur ve Bediüzzaman ile alakalı çok güzel görüşler ve tebliğler ortaya kondu.” değerlendirmesinde bulundu. Konferansa katılan hocalar ve öğrenciler de yaptıkları kısa konuşmalarda, bir hafta süren konferanstaki izlenimlerini ve hislerini misafirlerle paylaştı. Her birinde birbirinden kıymetli tespitlerin ve etkileyici sözlerin olduğu o konuşmaları, mahiyetini kaybetmemesi için olduğu gibi sizlerle paylaşıyoruz: ••• “Akademisyen talebeler olarak geldiler, Risale-i Nur talebesi olarak geri dönüyorlar” Dr. Mamoun Jarrar / Ürdün / Akademisyen “Akademisyen kardeşlerimiz dünyanın çeşitli bölgelerinden buraya hocaların nasihatlerini ve tevcihatlarını almaya geldiler. Allah’ın fazlı ile hocaların tezleriyle ilgili çok güzel yorum ve yaklaşımlarını dinleyip istifade ettiler. Lakin en büyük istifadenin ne olduğuna gelirsek size müjdeler olsun ki; Risale-i Nur talebeleri dairesine 11 talebe daha dahil oldu. Akademisyen talebeler olarak geldiler, Risale-i Nur talebesi olarak geri dönüyorlar. Vesselamu aleykum.” ••• “Risale-i Nur akademik ortamda ümmete çok şey kazandıracak” Prof. Dr. İshak Özgel / Süleyman Demirel Üniversitesi/ Isparta “Gerçekten çok güzel bir toplantı oldu. Böylesi bir toplantının Türkiye’de bir benzeri olmadığını düşünüyorum. Eğer bunu mübalağa ettiğimi düşünüyorsanız kesinlikle mübalağa etmiyorum. Çünkü Türkiye’nin hiçbir yerinde veya belki de birçok ülkede yüksek lisans ve doktora yapmak üzere proje hazırlamış kişiler, yapmış oldukları bu projeleri o işte uzman olan veya daha önce o konuda çalışma yapmış kimselerin önünde tartışma imkanı bulamazlar. Yüksek lisans ve doktora yapan birçok kimse bilir ki yapmış oldukları çalışmaları, çalışma esnasında kimseyle tartışma imkanı bulamadıkları için zorluklarla karşı karşıya kalmışlardır. Burada çok güzel bir şey daha yaşadık. Mesela Ammar Cidal hocamız Cezayir’de yaşıyor. Cezayir’den buraya tez hazırlamış, takdim etmiş, bir proje hazırlamış Cezayirli kardeşlerimiz var. Bunlar Cezayir’de Ammar Hoca’yı bulup ‘Hocam bizim bu tezimizi bir münakaşa edebilir misiniz?’ deselerdi belki de bu imkanı bulamayacaklardı. Büyük bir kıymet, büyük bir fırsattı. Allah razı olsun araştırmacı kardeşlerimiz hakikaten bunu takdir ettiler. Ama ben buraya katılan misafirler için bir şeyi ifade etmeyi zaruri buluyorum. Biz Risale-i Nur talebeleri, akademik çalışmalara başka şeylere harcadığımız yardımlardan, maddi ve manevi daha fazlasını ayırmak ve desteklemek zorundayız. Çünkü Risale-i Nur akademik ortamda bize çok şey kazandıracak, ümmete çok şey kazandıracak büyük genişliğe sahiptir. Son söz maalesef üzülerek söyleyeyim ki, bu akademik çalışmalara desteklemek noktasında yapmamız gerekenlerin çok gerisindeyiz. Bu vesileyle Allah-u Teala’ya dua ediyorum ki; inşallah bunun bilincine varır ve bu çalışmalara daha fazla destek verenlerden oluruz. Bu vesileyle Allah sizlerden razı olsun.” •••

“Bütün benliğimizi Risale-i Nur’a verirsek Risale-i Nur’da bütün benliğiyle bize kapılarını açar”

Prof. Dr. Ammar Cidal / Cezayir Üniversitesi / Araştırmacı YazarEsselamu aleykum ve rahmetullah. Bu akşam bize iki ziyafet ikram ettiniz. Birincisi ‘Risale-i Nur ziyafeti ki; paha biçilmez nitelikte. Ve ikinci ziyafet ise ikram ettiğiniz bu güzel akşam yemeğidir. İkisi için de ayrı ayrı teşekkürlerimi sunuyorum. Rabbim bu ziyafetlerden istifadenizi ziyade eylesin sağlık ve sıhhat vererek aklen, kalben ve ruhen zevk etmeyi sizlere nasip etsin. Bütün benliğimizi Risale-i Nur’a verirsek Risale-i Nur’da bütün benliğiyle bize kapılarını açar. Risale-i Nur’a külliyen müteveccih olursak Risale-i Nur’da bize külliyen açılır. Vesselamu aleykum.” ••• “Cenab-ı Allah mübarek hizmetlere devamınızı bereketlendirerek arttırsın” Doç. Dr. Ümid Najmadin Jamil / Selahattin Üniversitesi / IrakEsselamu aleykum. Öncelikle lisan-ı kal ile İstanbul İlim ve Kültür Vakfı’na ve burada hazır bulunan misafirlere çok teşekkür ediyorum. Aslında bizim dünyanın farklı bölgelerinden gelip bu programa iştirak etmemiz sizlerin Risale-i Nur ile yapmakta olduğunuz iman ve Kur’an hakikatleri hizmetine lisani halimizle bir teşekkürdür. Siz Risale-i Nur talebelerinin takdim ettiği hizmetlerden çoklar istifade ediyor. Bu nedenle Cenab-ı Allah mübarek hizmetlere devamınızı bereketlendirerek arttırsın. Allah’a niyaz ediyorum ki bu mübarek memleketi ve halkını muhafaza etsin.” ••• “Allah’a bizleri bu mübarek Kur’anî maide etrafında topladığı için hamd-u senalar olsun” Doç. Dr. Ferhad İbrahim Ekber “Allah’a bizleri bu mübarek Kur’anî maide etrafında topladığı için hamd-u senalar olsun. Bu mübarek maidenin meyvelerinden hissedar olmayı bizlere nasip etsin. Allah’tan duam odur ki; bu mübarek beldeyi (Türkiye) şerirlerin şerrinden muhafaza etsin. Bu beldeyi arzi ve semavi musibetlerden korusun. Bizleri böylesi güzel bir ilmi mecliste toplayıp Nur talebeleri dairesine dahil ettiğiniz için sizlere de çok teşekkür ediyorum. Vesselam.” ••• “Risale-i Nur’un değişik coğrafyalara suhuletle yayılacağını ümit ediyorum” Prof. Dr İsmail Latif Hacınebioğlu / İstanbul Üniversitesi “En kalbi duygularımla tüm misafirleri selamlıyorum. Ben genç akademisyenler programının arapça bölümüne dinleyici olarak iştirak ettim. Programın keyfiyeti bende şöyle bir his bıraktı: Keşke bu gibi programlara 20 sene önce katılsaydım. Çünkü bu program ‘Risale-i Nur’u eleştirel düşünce açıdan ele alınması’ için önemli bir programdı. Risale-i Nur’un eleştirel düşünce ile ele alınması akademisyen Nur talebeleri başta olmak üzere tüm Nur talebeleri için önem arz etmektedir. Bu ciddi akademisyen katılımcılar vesilesiyle Risale-i Nur’un değişik coğrafyalara suhuletle yayılacağını ümit ediyorum. İstanbul İlim ve Kültür Vakfı ve katılımcı akademisyenler ve siz değerli misafirlerimize teşekkür ediyorum.” ••• “Yapılan bu program daha önce yapılmış olan ve binlerce insanın katılmış olduğu sempozyumların misal-i musağğarıdır” Seyyid Nebil Mustafa Baz/ Suud-i Arabistan “Esselamu aleykum. Dünyanın dört bir yanından gelen kardeşlerimin arasında olmaktan ötürü kendimi çok mesrur hissediyorum. Bu kıymetli akademisyen katılımcılar Allah’ın Peygamber efendimize emrettiği: ‘’De ki; Rabbim ilmimi arttır.’’ ayet-i celilesini tatbik ediyorlar. Yapılan bu program daha önce yapılmış olan ve binlerce insanın katılmış olduğu sempozyumların misal-i musağğarıdır. Bizi burada bir araya getiren ilimdir. İnsan için en yüksek değer ilimdir. İnsanın kıymeti ilimle ölçülür. Mekkeli olmam hasebiyle bütün misafirlerimizi hac ve umre vazifelerini yapmaya ve bizim misafirimiz olmaya davet ediyorum.”

•••

“Risale-i Nur ’un içinde çok hazineler vardır” Prof. Dr. Ra’d Geylani / Bağdat Üniversitesi / Irak “Bu programa iştirak ettiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum. Bu programın müsebbibi olan Üstad Bediüzaman Said Nursi’ye rahmet diliyorum. Akademisyen talebeler ve hocalara tavsiyem; Risale-i Nur ’u derinlemesine okuyun. Çünkü Risale-i Nur ’un içinde çok hazineler vardır. Vesselam.” ••• “Genç akademisyen kardeşlerimden isteğim, Risale-i Nur’un elçileri olsunlar” Dr. Ömer Ali / Selahattin Üniversitesi / Irak “Evvelen, hakikaten yapılmış olan konferans ilmi, imani ve nurlu akademik bir konferanstı. Muhabbet, ihlas ve uhuvvet dolu bir konferans oldu. Saniyen, genç akademisyen kardeşlerimden isteğim; kendi ülkelerinde, kendi milletleri içinde Risale-i Nur ’un elçileri olsunlar. Salisen, düzenleme heyetindeki hocalara önerim bu programların katılımcıları olan genç kardeşlerimizle ülkelerine döndükten sonra da sıkı bir irtibat halinde iletişimin devam ettirilmesidir. Vesselam.” ••• “İlk defa Risale-i Nur adına kurulmuş ve ilmi seviyesi çok yüksek bir vakıf ile tanışıyorum” Ahmet Rıza Hutame / Endonezya / Doktora Talebesi “Bu konferansı tanzim ettiği için İstanbul İlim ve Kültür Vakfı’na teşekkür ediyorum. İlk defa Risale-i Nur adına kurulmuş ve ilmi seviyesi çok yüksek bir vakıf ile tanışıyorum. Risale-i Nur’da yeni olmama rağmen programda çok ciddi istifade ettim. Kıymetli hocalara ve siz misafirlere çok teşekkür ediyorum.” ••• “Üç günlük İstanbul hayatımın hayırlarla dolu olduğunu gördüm” Dahniyar Meharani / Endonezya / Master Talebesi “Üç günlük İstanbul hayatımın hayırlarla dolu olduğunu gördüm. Konferans süresi boyunca çok ciddi istifade edeceğim bir ortam vardı. Risale-i Nur’da tahassus yapmış hocaların yorum ve irşadları, yapmış olduğum çalışmaya çok şeyler kattı. Benim için önemli olan diğer bir husus da şöyle; benimle aynı alanda çalışma yapan doktora öğrencileri ile aynı ortamda olmak ve konuların kritiğini yapmak benim için çok kıymetliydi. Bütün hocalara çok teşekkür ediyorum. Hususen İhsan Kasım Salihi Ağabey’e teşekkür ediyorum. Çünkü benim Risale-i Nur’daki ilk hocam ve benim Risale-i Nur ile tanışmama vesile olan kendisidir. Hepinize çok teşekkür ediyorum. Vesselam.” ••• “Fırıncı Ağabey bal arısı gibi, hangi nurani mekanlara gitsek kendisini görüyoruz” Muhammed Eşşafi / Fas / Doktora Talebesi “Öncelikle bu konferansta kendilerinden istifade ettiğimiz ve tercihatlarını dinlediğimiz hocalara teşekkür ediyorum. Üstadımızın talebelerinden Fırıncı Ağabey’e imreniyorum hangi mekana misafir olsak onunla karşılaşıyoruz bal arısı gibi böyle çiçek gibi nurani mekanlarda kendisini görüyoruz. Biz şimdi hilafet merkezi olan bu mübarek topraklardayız. İzzet ve ikramlarınız için çok teşekkür ediyoruz. Bizler kendimizi yabancı bir ülkede hissetmiyoruz. Camileri, mimarisi, ezanları ve cemaatle kılınan namazların hepsi bize gerçek manada bir İslam beldesinde olduğumuz hissini veriyor. İstanbul İlim ve Kültür Vakfı ve çalışanlarına ve programı tanzim edip kıymetli nasihatlerini bizden esirgemeyen hocalara çok teşekkür ediyorum.” ••• “Ben buradan kendimle beraber nur ve hamaset-i islamiye ve kuvvetli bir iman ile dönüyorum” Atikurrahman / Hindistan / Master Talebesi “Hindistan ile Türkiye arasındaki irtibat çok kuvvetlidir. Yeni olmayan bu irtibat çok köklüdür. Özellikle Hilafet kaldırılmadan önce Müslüman idarecilerle hilafet arasında irtibat sağlamdı. Buraya ilk geldiğimdeki hissiyatım ile dönerkenki hissiyatım aynı değil. Misafirperverliğiniz, muhabbetiniz sebebiyle ben buradan kendimle beraber nur ve hamaset-i islamiye ve kuvvetli bir iman ile dönüyorum. Bizim gibi genç akademisyenlere bu güzel fırsatı verdiği için İstanbul İlim ve Kültür Vakfı’na çok teşekkür ediyorum. Kıymetli hocalarımızın nasihatleri nurani fenerler gibi müstakbelimizi ve akademik yolculuğumuzu nurlandıracaktır.” ••• “Hayatımda ilk defa Cezayir’in dışına çıkıyorum fakat gurbet hissi hiç yaşamadım” Fatma Buyahya / Cezayir / Doktora Talebesi “Esselamu Aleyküm. Bu mübarek simaların huzurunda hissiyatını ifadeden acizim. Hayatımda ilk defa Cezayir’in dışına çıkıyorum fakat gurbet hissi hiç yaşamadım. Bunun sebebi aramızdaki tarihi bağlar olduğunu düşünüyorum. Bu yakınlık hissiyatının bir diğer sebebi de İstanbul İlim ve Kültür Vakfı çalışanlarının şevkle çalışıp böyle güzel bir konferansı icra edip, yapılan çalışmaların keyfiyetini arttırarak Risale-i Nur’un kıymetini daha iyi anlamamıza sebep olmalarıdır. Şahsi olarak bu uluslararası konferanstan istifadem iki yönlü oldu: İlki hazırlamış olduğum tezim ile ilgili hocalarımızın yapmış olduğu güzel değerlendirmelerdir. Bu vesile ile tezimin eksiklerini görüp daha mükemmel bir çalışma yapmaya beni sevk etti. İkinci yönü ise Risale-i Nur’daki iman hakikatlerinin benim alemimde yer etmesidir. Çok teşekkürler.” ••• “Kendime diyorum ki; bütün benliğini Risale-i Nur’a ver!” Muhammed İsammuddin / Endonezya / Doktora Talebesi “Esselamu aleyküm. Ben dünyanın en büyük İslam ülkesinin küçük bir köyünden bu konferansa geldim. Rabbime böylesi bir nimeti bana bahşettiği için teşekkür ediyorum. Ben Risale-i nuru çok seviyorum ve Risale-i Nur ile alakalı her şeyi de seviyorum. Kendime diyorum ki; bütün benliğini Risale-i Nur’a ver! Çok teşekkürler.” ••• “İlim talebime ve ziyade olması duama hakiki manada Rabbimin icabet etmesi  ‘Risale-i Nur’dur” Hadde Mihub / Cezayir / Doktor Talebesi “Bu konferans biz araştırmacıların hepsine çok hayırlı kapıların açılmasına vesile oldu. Risale-i Nur üzerine çalışma yapan araştırmacılar, alanında uzman hocalar ve Nur talebeleriyle tanışmış olmak bize çok şeyler kattı. Bu konferansın meyveleri saymakla bitmez. İstanbul’a gelişimiz de daha önce hiç beklemediğimiz güzel şeylerle karşılaştık. Kendimle ilgili hususi bir halimi arz edeceğim: Çocukluğumdan beri Rabbime niyazım ‘beni ilimle meşgul olanlardan eylesin’ şeklindeydi. İlk eğitim yıllarımdan, üniversite yıllarına kadar ilim talebimin ciddiyetiyle hep okulları birincilikle bitirdim. Her an duama devam ediyordum. ‘Rabbim ilmimi ziyade eylesin.’ Her başarımın sonunda Rabbim’in dualarıma icabet ettiğini düşünüyordum. Ta ki doktoraya başlayana kadar ve Risale-i Nur’u derinlemesine okuyana kadar. O zaman anladım ki; ilim talebime ve ziyade olması duama hakiki manada Rabbimin icabet etmesi  ‘Risale-i Nur’dur.” ••• “Risale-i Nur davası Fırıncı Ağabey gibi ağabeylerle hayatiyetini devam ettiriyor” Ali Abdulcabbar Elmimari / Irak / Doktora Talebesi “Allah’ın selamı üzerinize olsun. Bazı İslami davalar o davayı başlatanların vefatı ile vefat ediyor. Bazı davalarda hep canlı kalır. Risale-i Nur davası Fırıncı Ağabey gibi ağabeylerle hayatiyetini devam ettiriyor. Ben de Cezayirli ablamızla aynı düşüncedeyim. Risale-i Nur bize burada gurbet hissettirmiyor. Çünkü Risale-i Nur, okuyucularına vefalıdır. Müellifi olan Said Nursi’nin kendi halkına ve ümmetine olan vefası gibi. Üstad Said Nursi Risale-i Nur hakikatlerinin bize ulaşması için kendini feda etti. Rabbimden niyazım, bu nurlu hakikatleri kıyamete kadar devam ettirsin. Üstad kelimenin tam anlamıyla ihlaslı idi. Kendi nefsine şöyle hitap etmişti: ‘‘Said tam toprak gibi mahviyet ve terk-i enaniyet ve tevazu-yu mutlak da bulunmak şarttır ta ki Risalet-ün Nur’u bulandırmasın, tesirini kırmasın.’’ Ferid El Ensari, Üstad Said Nursi hakkında şöyle söylemişti; ‘‘Gençti, evi yoktu. İhtiyarladı, zevcesi yoktu. Vefat etti, kabri yoktur.’’ Bizler kabrini aramıyoruz bulup da Fatiha okuyalım, lakin Risale-i Nur okumalarımız üstadımızın ruhuna fatiha hükmüne geçiyor.” ••• “Bu konferansa katılmış olmam bendeki mübhem noktaları izale etmekle birlikte aklım, fikrim, zihnim nurlandı” Merade Muhammed / Cezayir / Doktora Talebesi “Ben Cezayirli nur talebesi, doktora öğrencisi Merade Muhammed. Hazırlamış olduğum tezimde birkaç müphem nokta vardı. Bu konferansa katılmış olmam bendeki mübhem noktaları izale etmekle birlikte aklım, fikrim, zihnim nurlandı. Konferansta öğrendiğim önemli şeylerden birisi akademik çalışmalar sadece üniversitelere münhasır değil, belki bazı vakıflar var. İstanbul İlim ve Kültür Vakfı gibi, üniversiteler gibi akademik çalışmalar yapıp konferanslar tanzim ediyor. Hocalara, akademisyen arkadaşlara ve tanzim heyetine çok teşekkür ediyorum.” ••• “Risale-i Nur’ların neşri hepimizin üzerine bir vazifedir” Muhammed Hedi Vennas / Tunus / Master Talebesi “Bizi bir araya getiren kalplerimizi birbirine ısındıran Allah’a hamd olsun. Üstad Said Nursi’nin Barla dağlarında talebeleriyle Risale-i Nurları yazarken söylediği ‘Bir gün gelecek, dünya Risale-i Nur okuyacak.’ müjdesinin tahakkuk ettiğini görüyoruz. Risale-i Nur’la ilgili çalışma yapan araştırmacıları bir araya getirdiği için İstanbul İlim ve Kültür Vakfı’na teşekkür ediyoruz. Risale-i Nur’un derin manalarına dokunmamıza vesile olan İhsan Kasım Salihi Ağabey’den Allah razı olsun. Kendisinin sohbetinden istifade ettiğimiz Fırıncı Ağabey’den de Allah razı olsun. Dünya’nın dört bir yanından buraya gelip bizleri önemli tavsiyeleri ile yönlendiren kıymetli hocalarımızdan da Allah razı olsun. İsabetli nasihatleriyle tezlerimizin düzelmesine ve müstakbelimize ışık oldular. Kıymetli hazirun; Risale-i Nur’ların neşri hepimizin üzerine bir vazifedir. Ben Allah’ın izniyle masterı bitirip doktora çalışmamı da Risale-i Nur’lar üzerine yapacağım. Allah Üstadımız Said Nursi’den razı olsun.” ••• “İİKV sürekli bu güzel çalışmaları düzenlediği için çok teşekkür ediyorum” Mevlay Hasan el Hafidi / Fas / Doktora Talebesi “‘Bismillah her hayrın başıdır. Biz dahi başta onunla başlarız.’ İki cümle söylemek istiyorum. Birincisi; İstanbul İlim ve Kültür Vakfı sürekli bu güzel çalışmaları düzenlediği için çok teşekkür ediyorum. Allah onlardan razı olsun. Bu güzel hizmetleri ve emekleri için çok teşekkür ederim. Allah tüm hizmetlerimizi kabul eylesin. İkinci cümlem; Ben burada ikamet ettiğim için tüm gelen misafirlere, İslam dünyasından, Arap dünyasından gelenlere ‘Hoş geldiniz, safalar getirdiniz’. Hocalarımıza kendilerinden istifade ettiğim için Allah onlardan razı olsun. İnşallah kazasız belasız kendi memleketlerine dönerler. Vesselam.” ••• “Rabbim Kur’an hakikatlerini hayatımıza tatbik ederek yaşamayı bizlere nasip etsin” Abdülmuğis / Hindistan / Doktora Talebesi “Konferansı tanzim eden İstanbul İlim ve Kültür Vakfı’na teşekkür ediyorum. Rabbim Kur’an hakikatlerini hayatımıza tatbik ederek yaşamayı bizlere nasip etsin.”