Annesinden Sadık Beye...
Annesinden Sadık Beye:
Oğlum,
24/944 tarihli mektubunu aldım. Sıhhat haberinden memnun oldum. Hakikat, mektup hususunda biraz ihmalkâr davrandım. Fakat bunu bana çok görme. Bu seneki maruz kaldığım felâketler beni çok sarstı. Mektup yazmak için zihnimi zor topluyorum. Gerek çocuklar, gerek hane halkı, cümlesi sıhhatteler. Yalnız teyzen böbreklerinden biraz rahatsız oldu. Hastalık albumin imiş. Çok şükür, gerek Allah’ın inayeti, gerek doktorumuzun hazakati ile hastalık ilerlemeden önü alındı. şimdi günden güne iyileşiyor. Çocuklar seni hiçbir gün unutamadılar. Kapı açılsa seni gelecek diye bekliyorlar. Hülâsa, bu ayrılık hepimize çok zor geldi. Lâkin Allah’tan gelene mütevekkilâne razı olduk. Adaletin tecellîsini bekliyoruz. Burada ilkbahar çok soğuk geçiyor. Hattâ geceleri buz donuyor. Kendirleri henüz ekemedik. Bizimkiler bugün başladılar. Bundan bir hafta mukaddem Cumartesi gecesi kasırga derecesinde bir fırtına oldu. Bütün köy ve kasaba halkı damlara kaçtılar. Hareket-i arz da hafif şekilde ara sıra devam ediyor. Bu sebepten eve cesaret edemiyoruz. Evimiz heyet-i asliyesiyle duruyor. İlk harekette duvarlar ve bacalar yıkıldıydı. Temel direklerinde fazla hasar olmuyor. Fakat ufak çocuklarımız olduğu için, belki bir kaza olur da çocukları alamayız diye korkuyorum. Bu sefer Çayırcıklı Atâ Beyin evi yandı.